511 | dizgeli rastlantılama | Bir deneylemede birden çok deneysel değişkenin kullanılması durumunda, sunuşta izlenen sıra düzeninin bir yanlılık kaynağı olmaktan alıkonması için, değişkenlerin amaçlı olarak rastlantılı düzenler içinde sunulmasını öngören yordam. |
512 | dizgeli soru | Yanıt seçenekleriyle birlikte son biçimini almış ölçünlü soru. |
513 | dizgeli yanılgı | Bir ölçümde, ölçme aracının ya da ölçme işleminin yapısından doğan ve aynı yönde etkide bulunan etkenlerin ürünü olduğu için giderilmeyen, belli ayrıtlar yararına ya da zararına beliren yanılgı, bk. rastlantılı yanılgı. |
514 | dizgesiz gözlem | Ölçünleyici yordamlardan yoksun olduğu için gözlem durumu ve bilişim sürecini denetim altına alamayan, güvenirliği düşük, kaba saptamalarla yetinen gözlem, bk. dizgeli gözlem. |
515 | dizil | Sıralayıcı bir ölçüm boyutu ya da ölçme aracının birbirini izleyen konumlarından her biri. |
516 | dizileyici kesimleme | Nitel veri ya da bu verilerin içerikleri bir ayrıtın salt varlığını ya da yokluğunu aramakla kalmayarak yoğunluk düzeyini de gösterecek biçimde kesimleme. |
517 | dizillenme | Bir ölçüm sürekliliğinin uç ya da ana konumlar arasındaki çeşitlenmeleri gösterecek biçimde altbölümlere ayrılması. |
518 | dizilli ölçek | Ölçüye vurulan konuyu bir süreklilik üzerinde, çeşitli dizilleri dile getiren nitel konumlar arasından seçmeler yapılmasını isteyerek ölçen ölçek. |
519 | dizilölçüm | Salt yandaş, yansız, karşıt gibi geniş konumları saptamakla kalmayarak aynı zamanda arada yer alan alt bölümlenmeleri de belirleyebilen ölçüm. |
520 | dizinleme | Birimleri bir sıra düzenine sokma. |
521 | doğa bilimleri | Canlı ya da cansız özdeksel olayları konu alan, tümevarım yöntemiyle alanında yasa ve öndeyilere ulaşan bilgi dalları. |
522 | doğal artış | Bir çoğanın doğum ölüm ayrımından doğan artışı. |
523 | doğal deney | Olayları ya da kişileri yapay ve soyutlanmış gözlem koşulları içinde değil, kendiliğinden gidişi ve doğal çevresi içinde inceleyen deney türü. |
524 | doğaötesi biigi | Olgusal ya da görgül karşılığı bulunmayan konuları, aşkın ilke ve düzenlilikleri araştıran bilgi dalı. |
525 | doğru bağıntı | Bağımlı değişkende, bağımsız değişkendeki değişmelerle eş yönde değişmeler yaratan olumlu bağıntı, bk. ters bağıntı. |
526 | doğrultu | Alanda yapılan bir örneklemede, belli bir başlangıç noktasından yola çıkarak konut birimleri arasından örnek almak üzere izlenen yön. |
527 | doğrulu çizim | Verileri tekboyutlu çizel (geometrik) biçimlerle simgeleyerek dile getiren çizim. bk. çizimleme. |
528 | doğruluğunu sınama | Bir alan araştırmasında, görevli görüşmeci takımınca tamamlanan görüşmelerin gerçekten yerinde ve öngörülen kimselerle yapılıp yapılmadığını sınama. |
529 | doğruluk | Tümdengelimci bir dizgede yapılan çıkarımların, ulaşılan vargıların önsayıtlara uygunluğu ya da öncüllere indirgenebilir olması. |
530 | doğruluk değerleri | Mantıksal bir dizgede önerme ve Önerme bileşimlerinin alabileceği olanaklı değerler. |
531 | doğrusal bağıntı | Bağımsız değişkendeki değişmelerin bağımlı değişkene değişmez ölçülerde yansıdığı ve çizgesel anlatımı bir doğru olan bağıntı, bk. eğrisel bağıntı. |
532 | doğrusallık | Bir ölçeğin, ölçüm sürekliliğini, çeşitli konumlarıyla bir doğru çizgi oluşturacak biçimde ölçmesi. |
533 | doğurganlık | Belli bir çoğanın doğumlar yoluyla artış eğilimi. |
534 | doğurganlık çağı | Kadın çoğasının çocuk doğurabileceği yaş sınırı. |
535 | doğuştan yaşam beklentisi | Belli bir çoğada yeni doğan bir bebeğin kaç yaşına değin yaşayabileceğini gösteren ölçüm. |
536 | dokunca | Bir gözlem ve deneyleme koşulunun uygunluğunu ya da bir ölçme aracının işlerliğini bozan etki. |
537 | dolaylı görünü | Çıkarıma ya da uzancalı yordamlarda içkin tutumları yüzeye çıkarabilmek için başvurulan ve örtük bir anlatım içeren açıklamasız görüntü, bk. görünüleme, görünülü yordam. |
538 | dolaylı görünü uyaranlı ölçek | Tutumları ölçmek üzere anlatılan öykülerde konuya ilişkin görünülerden oluşmuş sınarlara başvuran yarıçıkarımcı ölçek. |
539 | dolaylı gözlem | Dolaysız gözlemler, sayım verileri, yazımlar gibi birinci elden bilgilere dayanarak yapılan çıkarımcı ya da İkinci elden gözlem. |
540 | dolaylı soru | Bilgi almak istediği konuyu açıkça değil, çeşitli içerim ve görünüşlerini Öne sürecek biçimde örtük olarak dile getiren çıkarımcı soru. bk. dolaysız soru. |