901 | işleme (verileri) | Nicelenmiş verileri elle, işleteçler ya da elektrikli araçlarla işlemden geçirerek sayımsal çözümlemeleriyle birlikte çizelgeleme. |
902 | işlemleme (sayımsal) | Verileri sayımbilim işlem kuralları uyarınca işleniden geçirme, |
903 | işlemsel tanım | Kavramları görgül ve olgusal içerimlerine göre anlamlandırma. |
904 | işleni | Gereçleri amaçlı olarak ve çözümleme araçlarıyla işlemden geçirme. |
905 | işlerlik | Bir gözlem ya da ölçüm aracının öngördüğü bilgi ya da ölçüm düzeyine ulaşabilme yeteneği. |
906 | işleteç | Veri kartlarındaki bilgileri çeşitli düzeyler de işleyerek çizelgelemek ve işlemsel çözümlemeler yapmak üzere kullanılan çeşitli işletsel, elektriksel araçlar. |
907 | işletsel | İşleteç ya da işleybilime ilişkin. |
908 | işletsel etkenler | Bir ölçme sürecinde yordamsal ve işlemsel nedenlere bağlı olarak beliren ve ölçüm ayrımlarına yol açan etkenler. |
909 | işletsel seçme | Bir evren dizelgesinden rastlantılı örnekler almak üzere işleteç ilkelerinden ya da işleteçten yararlanan örnek seçme işlemi. |
910 | işletsel yetenek ölçeri | Bireyin araç kullanmayı ve işlemlerde bulunmayı gerektiren durumlarda göstereceği yeterliği ölçen ölçer. |
911 | işlevcilik | Toplumsal yapıyı aralarında ilişki bulunan ayrı ve bağımsız öğelerin -birey ya da kurumların- işlevsel ürünü sayan toplumbilim yaklaşımı. |
912 | işlevsel birlik | Birlikte değişen, devinimsel bir bağımlılık içinde bulunan, neden-sonuç ilişkisi gösteren belli süreç ya da olayların ortak özellikleriyle gösterdiği işlevsel örgütlenme. |
913 | işlevsel deneyleme | İşe karıştırılan etken ya da değişkenlere bağlı olarak beliren değişmelerin doğrultu ve niceliğini ortaya çıkaran deneyleme. |
914 | işleybilim | Cisimlerin devinimleri ve bunları yöneten kural ve yasaları araştıran bilgi dalı. |
915 | işleyiş | İşlevsel bir oluşum ya da bir sürecin öğesel biçimlenişi, işlevini yerine getiriş biçimi. |
916 | itilme değergesi | Çekimölçümde bir bireye yönelen itimlerin küme birim sayısının bir eksiğine bölünmesiyle elde edilen ve bireyin itilme konumunu gösteren oransal ve ölçünlü değer. bk.z yeğleme değergesi, kümeölçüm. |
917 | itim ölçeri | Bir kümeyi oluşturan bireyler arasındaki iticilik düzeyini ölçmeye yarayan kümeölçüm ölçeri. |
918 | itki | Bireysel tepkileri devindiren güç ya da etken. |
919 | iyileştirme | Bir ölçme aracının daha yetkin ölçümler yapabilecek biçimde geliştirilmesi. |
920 | izleç | Bir iş yapmaya ya da bir bilgi sağlamaya yarayan araç. |
921 | izleme | Bir alan uygulamasında soru çizinliklerinin dağıtılmasından başlayarak toplanmasına değin geçen kollama süreci. |
922 | izleme sorusu | Özellikle açıkuçlu sorulara alınan özgür yanıtları belirginleştirmek, derinleştirmek ya da bütünlemek amacıyla soruyu izleyen ve ek açıklamalar isteyen soru. |
923 | izlence | Bir iş, süreç, gidiş ya da uygulamayı düzenleyen tasarımlı çerçeve. |
924 | izlence çıktısı | Bilgisayarda izlence gereğince verilerin çeşitli biçimlerde işlemesiyle elde edilen yazımlı sonuç. |
925 | izlence girdisi | Verileri bilgisayarda işlemek üzere saptanmış izlence uyarınca işletece kendi diliyle çeşitli biçimlerde gerekli bilgileri veren tanıtma, tanım, denetim ve işlem yazımlarının tümü. |
926 | izlencelerine | Verilerin bilgisayarda istendiği biçimde işlenmesini sağlamak amacıyla çeşitli girdilerle işletece verilen düzenlenmiş işlem yönergesi. |
927 | izlenek | Bir süreç ya da işleyişi yöneten kurallar bütünü. |
928 | izlenim | Olgusal durumlara ilişkin işlenmemiş ipuçları ya da henüz çözümlenerek bilgiye dönüştürülmemiş seziler. |
929 | izleyici | BireyciI ya da kümecil oyun yordamında toplumsal ya da yaygın kanıları yansıtan ve tepki ya da davranışlarıyla oyunun yaşam koşulları içinde gerçekleşmesini sağlayan katılımcı, bk. kümeölçüm. |
930 | J eğrisi | En büyük gözlem değerinin en yüksek sıklık gösterdiği, gözlem değerleri düştükçe sıklıkların azaldığı bir dağılımın eğrisi. |