| 1411 | seyreklik | Bir oluşumun ortaçlığını yitirerek yayılma ve dağılma göstermesi. |
| 1412 | seyrettik dağılım | Az görülen olayların olasılığını bulmak üzere başvurulan ve durum sayısının yüksek olmasına karşılık belli bir olayın gerçekleşme olasılığının çok düşük olduğu durumlarda olasılığı kestirmek üzere uygulanan kuramsal dağılım, bk. düzgülü dağılım, ikiterimli dağılım. |
| 1413 | sezgi | Bir bilgi sağlama sürecinde örtük anlatımları ve açıkça dile getirilmeyen konuları kavrama ya da görünüşlerin derinliğine inme yolu, yetisi. |
| 1414 | sıçrama | Bir soru ya da bir görüşme cibinliğinde değişik bağlamlar arasında uygun bağlaçlara ya da hazırlayıcı sorulara yer verilmeden yapılan geçiş. |
| 1415 | sıfır | Boş bir kümenin sayısı. |
| 1416 | sıfır kökeni | Yatay ve düşey eksenlerin sıfır noktasında kesiştiği bir eksenler dizgesinde başlangıç noktası. |
| 1417 | sıfır noktası | Tutum ölçekleme yordamında oransal ölçüm düzeyine ulaşmak ve böylelikle belli bir tutum konusunda yandaş ve karşı olanların göreli oranlarını saptamak üzere bir tutumsuzluk bölgesi içinde sıfır sayılan nokta. |
| 1418 | sıfır varsayımı | İki değer arasındaki ayrımı ya da bir bağıntı katsayısını anlamsız ya da sıfır sayan, söz konusu ayrım ya da bağıntının anlamlı olabilmesi için değillenmesi gereken varsayım. |
| 1419 | sıkılma | Bir soruşturu ya da görüşmenin dönümcül sınırı aşacak düzeyde uzaması durumunda beliren ve yanıtların özgünlüğünü yitirmesine yol açan bıkkınlık. |
| 1420 | sıklık çokgeni | Bir diklemli çizgede dağılımı çizgesel olarak diie getirmek üzere başvurulan ve her diklemin üst kesek orta noktasını birleştiren kırık çizgi. bk. kesek. |
| 1421 | sıklık dağılımı | Gözlem sonuçlarını ya da verileri, incelenen değişkene ilişkin değerlere, seçeneklere ya da küme aralıklarına göre gösterdiği sıklıklarla bir dizi içinde düzenleyen ve genel doğrultusuyla özetleyen döküm. |
| 1422 | sıklık dizisi | Gözlem değerlerinin sıklığını gösterecek biçimde düzenlenmiş dizi. |
| 1423 | sıklık eğrisi | Bir sıklık dağılımını çizgesel olarak simgeleyen biçim. |
| 1424 | sıklık karşılaştırması | Çeşitli sıklık dağılımlarında değişik toplamlara göre verilen saltık değerlerin ölçünlü duruma getirilmesi ya da oranlama, yüzdeleme gibi işlemlerle göreli ölçümlerinin yapılması. |
| 1425 | sınama | Bir varsayım ve bir çıkarımın geçerliğini, bir yordamın uygunluğunu ya da bir bağıntının sağlanıklığını araştırmak amacıyla başvurulan olgusal ya da sayımsal işlem. |
| 1426 | sınama etkeni | Çokdeğişken çözümlemesinde sağlanıklığı sınanan bir bağıntıdan sorumlu olabileceği tasarlanan ve etkileri çıkarılan değişken. |
| 1427 | sınama sorusu | Yanıtlayıcıların belli sorulara verdikleri yanıtların dürüstlük düzeylerini saptamak üzere sorulan dolaylı ve olgusal yoklama sorusu. |
| 1428 | sınama-yeniden sınama yordamı | Bir ölçme aracının, aynı evrene ardı ardına iki kez uygulamasıyla elde edilen ölçümler arasındaki bağıntıya bakarak güvenirliğini sınama, bk. güvenirlik kestirim yolları. |
| 1429 | sınar | Bir ölçüm boyutu ya da konusuna ilişkin çeşitli konum ya da dizilleri dile getiren ve ölçme araçlarını oluşturan sözcük, tümce, anlatım, ayrıç ya da işlemlerden her biri. |
| 1430 | sınar çözümlemesi | Bir ölçer ya da ölçeği oluşturan sınarların kendi aralarında ve tüm ölçme aracının verdiği toplam sayılla olan bağıntısını araştırma. |
| 1431 | sınar seçimi | Bir ölçeği oluşturmak üzere ölçüm boyutuna ilişkin olduğu saptanan çeşitli sınarlar arasında en uygun olanları yeğlemek üzere bir örnek evren ya da bir yargıçlar kümesinin değerlemelerine başvurarak ya da salt mantıksal çözümlemeler yoluyla yapılan ayıklama. |
| 1432 | sınarlı değerleme ölçeği | Ölçüm konusu olan tutum, kanı ya da görüşün değişik konumlarını ya da dizillerini dile getiren çeşitli sözcük ve anlatımlar arasından seçmeler yapılmasını ya da uygun olanının belirtilmesini öngören değerleme ölçeği. |
| 1433 | sınırlılık | 1. Bir biigi ya da araştırma bulgusunun belli bir kavram çerçevesinde geçerli sayılması. 2. Bir yordamın, ya da işlemin belli bir bağlamda ya da belli koşullarda kullanılabilir olması. bk. götürü. |
| 1434 | sıra bağıntı katsayısı | Gözlem değerlerinin iki değişkene göre sıra düzenine sokulduğu durumlarda bağıntının ölçü ve doğrultusunu saptayan ve her gözlemin iki değişkene göre taşıdığı sıra sayıları arasındaki ayrıma dayanarak elde edilen (-1'le +1 arasında değişen) değer. bk. bağıntı katsayısı. |
| 1435 | sıra bağıntısı | Gözlem birimlerinin iki ayrı değişkene göre sıra düzenlerini veren bir dağılımda ilgili değişkenler arasında beliren ve sıra bağıntısı eşitliğiyle ölçülen bağıntı. |
| 1436 | sıra düzeni | Ölçme konusu olan çeşitli nesne ve özellikler arasında, bir süreklilik üzerinde yapılan değerlendirici yargılar aracılığıyla kurulan sıra ilişkisi ya da basamaklı düzen. |
| 1437 | sıra düzeni etkisi | Bir seçenekli soruda seçeneklerin sıra düzeninin yanıtlar üzerindeki etkisi. |
| 1438 | sıra düzeni ölçütü | Değişkenler arasında nedensellik ilişkisi ararken kullanılan ve birlikte değişme gösteren değişkenlerden bağımsız sayılanın bağımlıyı öncelemesini öngören ölçüt. |
| 1439 | sıraca | Bir sıra düzeni oluşturan aşamalardan her biri. |
| 1440 | sıracalama. | Nesneleri ya da ölçüm konularını öncelik sırasına göre değerlendirerek bir basamaklar düzeni içinde sıralama. |