361 | akinetik kromozom | bk. asentrik kromozom |
362 | akiyazmatik | (Yun. a:..sız chiasma: çapraz) Mayozda kiyazmanın olmaması. Krossingoverin sadece bir eşeyde meydana geldiği türlerde kiyazmasız mayoz genellikle heterogametik eşeyde oluşmaktadır. |
363 | akkarın ebabil | bk. ak karınlı sağan |
364 | akne | bk. ergenlik sivilcesi |
365 | akomodasyon | bk. uyum |
366 | akonitaz | Trikarboksilik asit devrinde (Krebs devri) sitrattan teşekkül eden ara maddeyi izositrata dönüştüren enzim. |
367 | akontiyum | Bazı denizşakayıklarının mezenterleri üzerinde bulunan ve dikenli çıkıntılar taşıyan ipliksi uzantılar. |
368 | akrepler | Eklem bacaklılardan, gerçek eklem bacaklılar (Euarthropoda) alt dalının, örümceğimsiler (Arachnoidea) sınıfından, vücudun karın bölgesi önde geniş, artta dar, ucunda zehirli bir iğne taşıyan, doğurarak çoğalan, nemli, sıcak yerlerde yaşayan, geceleri faal |
369 | akridin boyası | Kopyalama (replikasyon) sırasında DNA' ya bağlanarak tek bir bazın girişine (insersiyon) veya çıkışına (delesyon) sebep olarak çerçeve kayması mutasyonuna yol açan organik bir madde. |
370 | akrokarpus | (Yun. akros: uç karpos: meyve) Ana gövdenin dik olduğu durumlarda, büyümenin sınırlandığı uç noktalarda kapsüllerin oluşması durumu. |
371 | akromatik | (Yun. a: ..sız chroma: renk) Renksiz renk meydana getiren en küçük uyartıya duyarsız. |
372 | akromatopsi | bk. renk körlüğü |
373 | akromegali | (Yun. akros: uç megalon: büyük) Hipofiz bezinin aşırı faaliyeti sebebiyle meydana gelen devlik durumu. |
374 | akrosentrik kromozom | (Yun. akros: uç kentron: merkez) Sentromeri bir uçta olan ve mitoz veya mayozda sopa ya da İ şeklinde görülen kromozom. |
375 | akrotrofik tip | (Yun. akros: uç trophe: besin) Böceklerde besin hücrelerinin ovaryolün tepesinde toplandığı ve sitoplâzmik bir iplikle oosite bağlandığı bir ovaryol tipi. |
376 | akrozom | (Yun. akros: uç soma: vücut) Sperm başının ucunda, spermin yumurtaya girebilmesini sağlamak üzere yumurta örtülerini sindiren hidroliz enzimlerini kapsayan, Golgi kompleksinden oluşan bir organel. |
377 | aksakal ötleğen | bk. bıyıklı ötleğen |
378 | akselerin | Kan pıhtısı oluşumu sırasında protrombinin trombine dönüşümünde görev yapan bir yardımcı protein olan proakselerinin aktif durumu. |
379 | aksenik kültür | Mikroorganizmaların saf tür kültürü. |
380 | akseptör | bk. alıcı |
381 | aksesuar kromozom | bk. B kromozomu |
382 | aksırt ağaçkakan | Kuşlar (Aves) sınıfının gökkuzgunumsular (Coraciiformes) takımının, ağaçkakangiller (Picidae) familyasından, Anadolu'nun kuzey taraflarında her mevsim görülen, genellikle ovalık ve tepelik yerlerdeki karışık ve yaprağını döken ormanlarda yaşayan, karınca |
383 | aksillar meristem | Yaprak tabanında bulunan koltuk altı tomurcuklarının uç (apikal) meristemi. |
384 | aksiyon potansiyeli | Uyarılan kas veya sinir hücrelerinin plazma zarlarında meydana gelen istirahat potansiyelini -70 mV dan +30 mV a çeviren, sinir impulsunun kolayca ölçülen bir işlevi. |
385 | aksoğan | bk. ada soğanı |
386 | aksolemma | (Yun. axon: eksen lemma: deri) Aksonun plazma zarına verilen ad. |
387 | aksolotl | İki yaşamlılardan kuyruklu kurbağaların larvasına verilen ad. |
388 | akson | Sinir uyartılarını ve sinir merkezinden verilen uyartıları sinir hücresinden ileriye taşımaya yarayan sinir hücresinin en uzun ve belirgin uzantısı. |
389 | akson dalları | Çok uzun olan akson üzerinden çıkan dallar. |
390 | akson tepesi | Sinir hücresi gövdesinden aksonun çıktığı, Nissl cisimciklerinin bulunmadığı, koni şeklindeki yükseklik. |