1441 | Pollyanna mekanizması | Kişinin, sorunları olmasına karşın, her şeyin yolunda gittiği inancında olması. |
1442 | Purkinje arka imgesi | Uyaranın, düzgülü imgesinden sonra, yerini tüm olarak kendisine bıraktığı karşıt renkteki bir imge. |
1443 | Rankçı ruhsal çözüm akımı | Rank'ın geliştirdiği, Freud okulunun bağımsız sayılabilecek bir uzantısı. |
1444 | rasgele örnekleme | Evren denilen bir yığından ona benzer sayılabilecek bir örneğin gelişigüzel seçilmesi. |
1445 | rastlantısal öğrenme | Tasarlama ve belirli bir güdü söz konusu olmadan rasgele koşullar içinde gerçekleşen öğrenme. |
1446 | renk duyumu | Görme sinirleri ile alınan ve beyine götürülen uyarımların renk olarak algılanması. |
1447 | renk körlüğü | Kırmızı ve yeşil renkleri ayırt etme gücünden yoksun olma durumu. |
1448 | renklerin coşkusal özellikleri | Türlü renkleri, yaşantıların yarattığı coşkusal tepkilere bağlamadan doğan belirti ve özellikler. (Kırmızının dehşet duygusu vermesi gibi.) |
1449 | renkli işitme | İstençsiz olarak, belirli sesleri duyarken belirli renkleri de algılama. i |
1450 | resim tümleme ölçeri | Görsel örgütleme yeteneğini ölçmekte kullanılan bir araç. (Parçaları eksik olarak çizilmiş eşyaların resimlerini deneğin ayırt etmesi istenir.) |
1451 | resim yorumlama ölçeri | Türlü biçimlerde yorumlanabilen bir dizi resim karşısında denekten her resim için bir öykü uydurması istenen, kişiliği yansıtıcı bir ölçer. |
1452 | Rh etmeni | İlk kez Rhesus maymunlarının alyuvarlarında bulunan, kanda pıhtılaşmayı kolaylaştırıcı bir öğe. |
1453 | rol | Bireyin üyesi bulunduğu kümenin etkinliği sırasında benimsediği davranış özellikleri. |
1454 | rol çatışması | Belirli bir durum içinde bireyin, bir biriyle uzlaştırılamayacak iki ayrı rolü bir arada oynamak zorunda kalması. |
1455 | rol yaptırmak | Daha iyi ve nesnel gözlemler yapabilmek amacıyla belirli bir rolü belli bir durum içinde, deneklere önemli ayrıntılarıyle oynattırmak. |
1456 | Rorschach ölçeri | bk. mürekkep lekesi ölçeri. |
1457 | Rorschach tepkileri dengesi | Rorschach ölçerinde, insan devinimleri tepkileri sayısının, renk tepkilerinin üç sınıfındaki sayıların toplamına oranı. (Bireyin ortaya koyduğu tepkilerin, iç dürtülerin ve dış uyaranların nasıl dengeleştirildiğini gösterdiği sanılmaktadır.) |
1458 | ruh hastalıkları bilimi | Ruh hastalıklarını, nedenleri ve belirtileri açısından düzenli olarak inceleyen bilim dalı. |
1459 | ruh hastası | Ruh ya da sinir hastalığına tutulmuş kişi. |
1460 | ruh hekimliği | Ruh ve sinir hastalıklanyle kişide görülen önemli uyumsuzlukların önlenme, tanılama ve sağaltımı ile uğraşan bir uzmanlık dalı. |
1461 | ruh sağlığı | Kişinin yaşama uyumunda başarılı olması, yaşama isteği duyması, dilek ve isteklerini toplumla uzlaşacak biçimde doyurabilmesi durumu. |
1462 | ruh-beden koşutluğu | Bir anlayışa göre, bilinçli ruhsal süreçlerle ilişkili olarak belirli bedensel süreçlerin var olması. |
1463 | ruh-fiziksel alan | (Koffka): Davranış çevresi ile fizyolojik alanı bir bütün olarak birleştiren kapsayıcı bir kavram. |
1464 | ruh-oyunsal boşalım | Hastanın, sağaltımcının tanımladığı rol ya da olayları dilediği biçimde oynayarak bir tür boşalma olanağı elde etmesi. |
1465 | ruh-sinir koşutluğu | Bir anlayışa göre, bilinçli bütün anlıksal etkinliklerin belirli sinirsel eylemlere neden olması. |
1466 | ruhbilim | Davranış, anlıksal süreçler ya da kişilikle uğraşan bilim. |
1467 | ruhbilim çizelgesi | Davranışa ilişkin olgu ve süreçlerin ölçülmesi amacıyla geliştirilmiş ölçü araçlarına verilen ad. |
1468 | ruhbilim okulları | Ruhbilimin konusu ve yöntemleri ile ilgili olarak ileri sürülen türlü görüş ve dizgeler. (Yapısal ruhbilim, görevsel ruhbilim, davranış ruhbilimi, derinlik ruhbilimi gibi.) |
1469 | ruhbilim ötesi | Bugüne dek düzgülü ruhbilimin inceleme alanı içine girmeyen (uzaduyum, ruhlarla bağlantı kurma, görünmezden haber verme gibi) ruhsal olayların gerçeklik durumunu ve niteliklerini incelemeye çalışan bir ruhbilim alanı. |
1470 | ruhbilimci | Ruhbilimin herhangi bir dalında derinliğine eğitim gören ve öğrendiği bilgi ve becerileri belirli bir biçimde uygulayan kişi. |