121 | belletmece | Yapma bir düzen içinde birtakım çağrışımlar ile belleği güçlendirme yolu. |
122 | ben-merkezcilik | bk. beniçincilik. |
123 | bencilik | 1. Bireylerin kendi çıkarlarını düşünmelerini haklı gören ve böyle bir tutumu doğru bir amaç olarak benimseyen ahlak öğretisi. 2. Bireyin kendini savunma ve geliştirme eğiliminin bilinçli bütün eylemlerin temel güdüsü olduğunu ileri süren ruhbilim görüşü. |
124 | beniçincilik | 1. Bireyin benliğini evrenin odağı olarak görmek temeline dayanan felsefe görüşü. 2. Benlik ile dış dünya arasında bir ayırım yapamayış biçiminde beliren ve genellikle dört ile altı yaş arasındaki çocukların doğal özelliği sayılan bir zihin durumu. 3. Bir |
125 | benlik yitimi | Kişilik duygusunun ve benlik bilincinin yitirilmesi biçiminde beliren ruh hastalığı. |
126 | beslenme bozukluğu | Çocukların ve gençlerin olağan büyümelerine, toplumsal ve akademik gelişmelerine engel olan ve beslenme ya da sindirim yetersizliği sonucu ortaya çıkan durum. |
127 | beslenme eğitimcisi | Beslenme alanında gerekli öğrenimi görmüş olup özellikle okul çağında bulunan kimselerin beslenme sorunlarıyle uğraşan çocuklara, gençlere ve ilgililere bu konuda yol gösteren uzman. |
128 | beslenme eğitimi | Besin maddelerinin özellikleri, insan vücudunun gelişmesinde yiyeceklerin etkisi ve görevi, yiyecek seçiminde dikkat edilmesi gereken noktalar, iyi beslenmenin sağlık yönünden önemi, ucuz ve dengeli beslenmenin yolları gibi konular üzerinde duran eğitim d |
129 | betimsel derecelendirme ölçeği | İçlerinden birinin imlenmesiyle kimi kişisel özelliklerin anlaşılmasına olanak sağlayan birtakım betimsel söz dizilerinden oluşan dereceleme ölçeği. ("İşine zamanında gelir zaman zaman geç kalır geç kalmasını her zaman bir özüre bağlar inandırıcı olmayan |
130 | beyazperde | Sürekli olarak bir duvarda asılı duracak ya da gerektiğinde taşınabilecek biçimde yapılan ve göstericiden çıkan görüntüleri yansıtan düz yüzeyli bir eğitim aracı. bk. saydam perde. |
131 | beyin göçü | İleri düzeydeki meslek ve bilim adamları ile uzmanların, bir başka ülkede yerleşip çalışmak amacıyla kendi ülkelerinden ayrılması. |
132 | beyin gücü | Bir ülkede ileri düzeyde yetişmiş olan meslek ve bilim adamları ile uzmanların toplam kafa gücü. |
133 | biçimbilgisi | 1. Yapıyı, temeli, görevi söz konusu yapmadan biçim üzerinde duran ve biçimle ilgili sorunları inceleyen bilim dalı. 2. Biyolojinin, canlı varlıkların biçim ve yapıları ile uğraşan kolu. |
134 | biçimcilik | Bilginin özü ve içeriği yerine biçimine önem veren, bilimlerde, özellikle matematikte, doğruların saymaca ilişkiler üzerine kurulduğunu, birtakım simgelerin tanımlarına dayandığını ve bu doğruların bütünüyle biçimsel olduğunu ileri süren soyutlayıcı bir d |
135 | biçimleyici bilgi kuramı | Zihnin, bellek, gözlem, istenç gibi belirli bölümlere ayrıldığını ve bundan dolayı okutulan türlü derslerin ussal yetileri ayrı ayrı güçlendireceğini ve biçimlendireceğini - örneğin, Latince ve matematiğin usavurma yetisini, şiir ezberlemenin belleme gücü |
136 | bileşik geçerlik | Bir testin, bir öğrencinin ya da bir küme öğrencinin betimlenmesi ya da tanınması bakımından uygulama sırasında doğru ölçü verme derecesi. |
137 | bilgi | 1. İnsan usunun kapsayabileceği olgu, gerçek ve ilkelerin tümüne verilen ad. 2. İnsan anlığının çalışması sonucu ortaya çıkan düşünsel ürün. 3-Genel olarak ve ilksezi biçiminde zihnin kavradığı temel düşünceler. 4- Bir yargılamada bulunabilmek için bilinm |
138 | bilgi edinme bölümü | Öğrencilerin kendilerini tanımaları, çevrelerine başarılı biçimde uyabilmeleri, gerçekçi öğrenim ve meslek planları yapabilmeleri için gerekli bilgileri sağlamak ve istendiğinde vermekle görevli kılavuzluk bölümü. |
139 | bilgi kuramı | Bilginin temelini, bilim alanında uygulanan yöntemleri, sınır ve güvenirlik bakımından inceleyip eleştiren felsefe dalı. |
140 | bilgi tazeleme eğitimi | Görevlilere görevleriyle ilgili yöntem, teknik, araç ve gereçleri daha etkili bir biçimde kullanabilmeleri için gerekli bilgi, beceri ve görüşleri tanıtmayı ve geliştirmeyi amaç edinen iş dışı bir eğitim türü. |
141 | bilgi üretimi | Yapılan araştırma ve incelemeler ile eldeki bilgilere yenilerinin eklenmesi işlemi. |
142 | bilgicilik | 1. Bir tasımda ileri sürülen ve yanlışlığı gizlenip doğru olduğu benimsetilmeye çalışılan kanıt. 2. Bu nitelikte kanıtlara dayanarak yapılan yargılama. |
143 | bilim | 1. Evrenin bir bölümünü konu olarak seçen, deneysel yöntemlere ve gerçekliğe dayanarak yasalar çıkarmaya çalışan düzenli bilgi. 2. Türlü duygusal yaşantıların mantıkça bir örnek düşünce dizgesine uydurulması için gösterilen çabalara verilen ad. |
144 | bilim felsefesi | Bütün bilimler için geçerli yöntemleri araştıran bu yöntemlerden yararlanarak elde edilen temel kavramları, bu kavramların ışığı altında varlığın genel özelliklerini, yeni bilgi ve görüşler karşısında eski değerlerin durumunu inceleyip eleştiren ve biliml |
145 | bilimcilik | 1. Bütün bilginin temeli olarak, fizikötesi ya da tanrıbilim yerine bilimi alma, yalnız bilim yöntemine önem verme ve ona inanma. 2-Bilimsel bilginin "saltık bilgi" olduğunu ileri süren felsefe görüşü. |
146 | bilimsel film | Bilim verilerine dayanılarak yapılan, bilimsel bir konuyu işleyen film. bk. araştırma filmi. |
147 | bilimsel insancılık | İnsanı biyolojik-toplumsal bir varlık olarak düşünen, onun zekâsıyle bir uygarlık yaratabileceğini ileri süren deneysel araştırma yöntemlerinin evrensel uygulanışına önem veren doğru, gerçek vb. kavramların insancı değerler olduğunu ve bunlar üzerine insa |
148 | bilimsel kuşku | Bir konuyu bilimsel yöntemlerle gözler ve incelerken, kesin bilgi elde edinceye dek yargıda bulunmaktan kaçınma. |
149 | bilimsel tartışma | 1. Çoğunlukla üniversitelerde bilim adamlarınca bir bildiri ya da bir tez üzerinde yapılan tartışma. 2. Üniversite ve yüksek okullarda bilimsel çalışmalara kılavuzluk etmek ya da yapılan çalışmaları değerlendirmek amacıyla düzenlenen seminer türünde topla |
150 | bilimsel usavurma | 1. Olgular ve olaylar arasında tümevarım ya da tümdengelim yoluyla ilişkiler bulmaya, kanıtları yoklamaya ve değerlendirmeye, böylece bir sonuç çıkarmaya yarayan zihin işlemi. 2. Olgusal bilgileri ve ilişkileri, uygulamaya geçmek amacıyla inceleme. 3. Var |